Ressam Bellini ailesi, Rönesans'ın en etkili isimlerinden biri oldu. Jacopo Bellini (1396 - 1470), Giovanni babası, Rönesans başında lider bir ressamdır. Jacopo iki oğlu, Giovanni ve Gentile (1429 - 1507), bu muazzam etkisi, Giovanni boyama Venedik tarzı büyük önem taşıyan ile devam etti. Jacopo Bellini de kayınbiraderi olan Giovanni olarak Bellini ailesi içine evli olan, son derece etkili bir Rönesans sanatçısı, Andrea Mantegna, (1431 - 1506), öğretmen oldu.
Gentile Bellini
Gentile Bellini, ressam bir ailenin çocuğu olarak 1429'da Venedik'te dünyaya geldi. Babası Jacop Bellini ve özellikle erkek kardeşi Giovanni Bellini de o dönemin çok ünlü ressamlarındandı. O dönemde yetenekli ressamlar çok saygı görmekteydiler. İtalyan yarımadasının kuzeyindeki Floransa ve Venedik gibi kentlerinde yaşayan sanatçılar Rönesans döneminin çekirdeğini oluşturmaktaydılar. Gentile ve Giovanni o dönemde özellikle birçok dinsel temaları tablolar yaptılar. Venedik'teki Scuola Grande di San Marco binasının içindeki tabloları da iki kardeş birlikte yapmışlardı. Gentile Bellini Venedik'teki Dükler Sarayı'nda da birçok tablolar yaptı ama 1577 yılında çıkan yangında bu tablolar yok oldu.
Abidin Dino
23 Mart1913 günü İstanbul'da doğdu. 1. Dünya Savaşı başladığında Avrupa'da seyahatte olan ailesi, bir süre için Cenevre'ye yerleşmişti. Bu nedenle çocukluğu İsviçre ve Fransa'da geçti.
Ailesi 1925'te İstanbul'a dönünce Robert Kolej'de öğrenim gömeye başladı ancak sanata duyduğu ilgi nedeniyle öğrenimini yarıda bırakıp, ağabeyi şair Arif Dino'nun desteğiyle resim, karikatür ve yazı alanında kendini geliştirmeye başladı. İlk desenleri Yarın gazetesinde, ilk yazıları Artist dergisinde 1930'lu yılların başında yayınlandı. Bu yıllarda Nazım Hikmet'in şiir ve oyun kitaplarına kapak desenleri çizdi. Çok genç yaşta kendini bir ressam olarak kabul ettirdi.
1933 yılında D grubu adlı sanat gurubunun kurucuları arasında yer aldı. Grubun amacı, memlekette sanatın gelişmesini ve yayılmasını sağlamaktı. Düşünce yanı ağır basan resimler yapacak, batıdaki çağdaş akımlarla boy ölçüşecek yenilikler getireceklerdi.
Aynı yıl "Ankara Türkiye'nin kalbidir" isimli belgesel filmi çekmek için Türkiye'ye gelen Sovyetler Birliği'nin ünlü yönetmenlerinden Sergay Yutkeviç bir sergide resimlerini görüp beğendi. Yutkeviç'in filmini izleyen Atatürk, kendisinden bir Türk gencini yetiştirmesine olanak olup olmadığını sormuştu. Böylece Yutkeviç, Dino'dan dekoratör ve ressam olarak çalışmak üzere kendisiyle SSCB'ye gelmesini istedi. Dino, 1934 yılında sinema öğrenimi görmek üzere SSCB'ye gitti ve 3 yıl kaldı. 3 yıl boyunca Leningrad'da Ayzenştayn ve Yutkeviç'in yanında makyajdan dekora, rejiden senaryoya tüm yönleriyle sinema eğitimi aldı. Yutkeviç'in yönettiği Madenciler filminde çalıştı. 1937'de 2. Dünya Savaşı nedeniyle Sovyetler Birliği tüm yabancı öğrencileri geri gönderince Leningrad'dan ayrılmak zorunda kaldı.
Dino, Sovyetler Birliği'nden sonra Londra ve Paris'e gitti. Paris'te ressam ve dekoratör olarak film çekim çalışmalarında bulundu. Gertrude Stein, Tristan Tzara, Eisentein,Andre Malraux ve Pablo Picasso gibi dönemin önde gelen sanatçılarıyla dostluklar kurdu.
Fikret Mualla
1903 yılında İstanbul'un Moda semtinde doğdu. Babası, Düyun-u Umumiye ikinci müdürü Ekrem Bey annesi Emine Nevber Hanım idi. Kız çocuk bekledikleri için önceden Mualla adını belirlemişlerdi, bebek erkek olunca Fikret adı eklendi. Çocukluk ve gençlik yılları Kadıköy, Bahariye çevresinde geçti. Saint Joseph ve Galatasaray liselerinde öğrenim gördü. Yatılı olarak Galatasaray Lisesi'ne verilmesinin sebebinin, kendisini derslerine çalışmaktan alıkoyan futbol tutkusu olduğu rivayet edilir. Futbolcu dayısı Hikmet Topuzer'in etkisi ile futbola çok düşkündü. 12 yaşında, Galatasaray Lisesi'nde futbol oynarken bir kaza sonucu sağ ayağının kırılması ve topal kalması ile büyük bir sarsıntı geçirdi. Çok düşkün olduğu annesinin kaybı ise onda derin izler bırakan ikinci olaydı. Okuldan kaptığı gribi eve taşıması sonucu İspanyol gribine yakalanan annesinin genç yaşta ölümü üzerine Fikret Mualla'nın hayatına suçluluk duygusu egemen oldu. Annesinin ölümünün hemen ardından babasının çok genç birisiyle yeniden evlenmesi de onu çok etkilemişti. Ardından babasının bu genç hanım yerine oğlunun tepki göstermeyeceğini düşündüğü akrabaları Behice Hanım ile evlenmesi de oğlunda benzer öfkeli bir tepki yarattı. Yaşadığı sarsıntılar Fikret Mualla'yı sinirli ve uyumsuz birisi yapmıştı. Babasının evliliğini bir türlü benimseyemeyen Fikret Mualla, 17 yaşında iken Galatasaray Lisesi'ndeki öğrenimini yarıda bırakıp İsviçre'ye mühendislik okuması için gönderildi. Bunu, evden atıldığı şeklinde yorumladı.
Da Vinci Eseri Otomobil
Fütüristik görünümlü arabasını , direksiyon ziyaretinde fren özellikleri Ile bir otomobil habercisiydi. Oliver Evans'ın atsız arabaları 1900 yilinda 'Motor Kullanan içten yanmalı ettik . Bir yaratacak Lenoir ilk buhar gücüyle çalısan 1789, Jean-Joseph-Etienne arazi aracı icatını
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)